pub-1390924120215391 MALATYALI ARICI: 2015-07-19

ARILARDA SALDIRGANLIK

                                     ARILARDA SALDIRGANLIK



          Arılar yaratılış gereği saldırgandır kovanı koruma ve ana arıyı koruma yaptığı balı içgüdüsü nedeni ile saldırabilir.Ama ırk olarak saldırgan arılar vardır.Günümüzde uysal olan maskesiz bakılabilen arı ırkları mevcuttur.Ama yinede hiç saldırmaz anlamına gelmez.Arıları saldırmaya sebep olan nedenleri sıralayabiliriz.
         1:Sürekli saldıran arı : Bu tip arı ırkı sürekli saldırgandır kovan kapağını açar açmaz saldırır bazı arılar kapağı açmadan bile saldırabilir.Bu tip arılar genel olarak sürekli yavru yapar hızlı gelişir oğul eğilimi yüksektir.Sürekli saldırgan olması arıcıyı ve çevresindeki insanları rahatsız eder.İlk olarak arı alacaksanız kesinlikle arıların saldırgan olmamasına dikkat etmeniz gerekmektedir.Arıcılığa başlamadan arıcılıktan tiksinirsiniz.Bu tip arınız var ise bu arının ana arısını değiştirerek bu saldırganlığı bitirmiş olursunuz aksi takdirde çiftleşmeye çıkan ana arı bu kovan erkeği ile çiftleşirse saldırgan arı kovanınız çoğalır diğer arıların ve çevrenizdeki arıcıların ırkları bozulur.
          2 :Arıcının bakım hataları ile saldırganlık: Arıcı bakım esnasında kovan kapağını nazik bir şekilde açmalıdır sert ve uygunsuz açma arıları saldırgan yapar.Kapağı açınca örtü bezi veya örtü tahtası yavaş ve sert şekilde açmadan körükle hafif duman vererek açılmalıdır.Yapacağımız iş oranında örtü bezini tamamen açmak yerine kısmen açılmalıdır.Çıtayı kovandan çekme esnasında yavaş ve dikkatlice arıları ezmemeye özen göstererek çıkarılmalıdır.Arıcı soğan veya sarımsak yemiş ise nefesini çıtanın üzerine üflemek arıyı saldırganlaştırır.Arıcı  parfüm kolonya ve şampuan kullanıyorsa arı saldırgan olabilir.bakım esnasında gereğinde fazla zaman harcaması arıları saldırganlaştırır.Aynı kovanı yeniden birkaç sefer açmak arıları saldırgan yapar.Bir kovana bile bakım yapılacak ise körük kullanmadan kovanı açmak arıları saldırgan yapar.Körük kullanmadan asla kovan açılmamalıdır.
          3: Açlık nedeni ile saldırma:Arılar doğada nektar ve polen gelişi kısıtlı veya hiç yok ise arıları strese sokar bu nedenle uysal olan arılar saldırgan olabilir.Arıcı besleme yaparak bu sorunu giderir.
          Saldırganlık arılar da sezon boyunca değişiklik gösterir.İlkbaharda arıların içinde kıştan kalan yaşlı mevcut arıların yavru yapması sebebi ile kovan dışına atılınca açıkta veya kovana alınmayan  yaşlı mevcut nedeni ile bu yaşlı arılar bir süre saldırır bir zaman sonra bu saldırganlık biter.Diğer bir husus arılar nektar veya polen topladıkları bitkiler nedeni ile bir dönem saldırgan olabilir.Bu saldırganlık geçicidir.Anasız kalan kovan saldırgan olabilir.Uzun zaman ana arısız kalan kovandaki yaşlanan işçi arılar aşırı saldırgan olabilir.Arılar bal mevsiminde kovanlar birbirine yakın konulmuş ise tarlacı arılar başka kovanlara bindirme yapar bu kovandaki düzen aşırı bir tarlacı çoğalması sonucu kovan içine alınmayan mevcut saldırabilir.Bu yazdığımız saldırganlıklar geçicidir önemli olan ırkın verdiği sürekli olan saldırganlık önemlidir.Unutmayalım saldırmayan arı yoktur.Saygılarımla.
                                    

ARILARDA YAĞMACILIK

                                           
              Değerli meslektaşlarım yağmacılık arıcılıkta önemli konulardan biridir.Yağma her mevsimde arılara yoğun gelen nektar akışı bitince veya azalınca arılar yağma yapmaya başlar.Bu nedenle çalışırken yağma hususunu unutmayalım.
             Erken bahardan başlayalım bu dönemde çiçeklerden nektar akışı gelmez.Arılarda çalışırken ballı petekler boşta kovan dışında bırakılmamalıdır.Besleme yapılacaksa akşama doğru yapılmalıdır.Kovan uçuş delikleri arının gücüne göre daraltılmalıdır.Yağmacılık zayıf veya anasız kovandan başlar zayıf kovanların yağmaya uğramaması için bir arı geçecek kadar uçuş deliği daraltılmalıdır.Bu zayıf kovanları erken zamanda takviye vererek güçlendirmek gerekir.Şurup verirken etrafa dökmemeye ve vereceğimiz kaptan taşırmamaya özen göstermemiz gerekir.Çevremizde arı yoğunluğu fazla ise yoğun olan arıların uzağına koyalım bu arılarda olan yağma size sıçraya bilir.Bir sezon boyunca bu konulara dikkat etmek gerekir.
              Yağmacılık sezon sonu bal sağımından sonra daha önem taşır.Sağım esnasında gün boyunca devam eden çalışma arıları yağmaya iter.Sağım esnasında belirli aralıklarda devam etmek gerekir gerekirse öğleden sonra sağım yapmamak gerekir.Sağım yaparken ballı petek kırıntısı ve çalıştığımız malzemelere bulaşan bal yağmaya sebeptir.Sağıma başlamadan evvel uçuş deliklerini daraltarak arıları güvene alabiliriz.
              Sağımdan sonraki günlerde arıları yer değiştirmiş ise arıları bırakacağımız yerde nektar akışı yok ise esas yağma olayı burada daha fazla olur.Çevremizde yoğun olan arılık var ise daha uzağa bırakmak gerekir.Zayıf kovanlarımız var ise bu kovanları ayrı bir yerde muhafaza edebiliriz.Yine  şurup verilecekse akşama doğru vermek gerekir.Balsız arılara ballı çıta verilecek ise yine akşam vermek gerekir.Eğer arılarda yağma başlamış ise başka kovanlara geçmemesi için bu yağma olan kovanı uzak bir yere götürmemiz gerekir aynı yerde uçuş deliğini kapama ile bu sorun önlenmez ertesi gün yine devam eder ve bu kovandaki yağma bitince arılar başka kovanlara yönelir yan tarafta veya aynı sıradaki zayıf olan arılar sıra ile yağma edilir.Arıcı sık sık arılığı kontrol etmelidir.Arıcılar bal sağımından sonra arılarla fazla ilgilenmez esas bundan sonra ilgilenmek gerekir gelecek yılda bize arı lazım.Her yıl çok sayıda arı bu nedenle yok olmaktadır.Çevremizdeki arıcıları yağmacılık konusunda uyarmamız gerekir.Saygılar umarım yardımcı oldum bu konuda.  

           

BAL SAĞIMI

                                              BAL SAĞIMI

         Bal sağımı arıcılıkta önemli konulardan biridir.Ne kadar bal alınacak arılara bırakılan bal yeterlimi.Arılara bırakılacak çıta nasıl olacak sağım esnasında nelere dikkat edilecek bunları açıklamaya çalışacağım.
       
 Bal sağımı doğadan gelen nektar akışı ile birlikte petek örer bu yapılan peteklere bal depolamaya başlar nektar akışı fazla ise yapılan petekler tamamen bal dolar.Nektar akışı yeterli değilse polen gelişi yeterli ise arılar bu yapılan peteklere bir kısım bal ve yavru yapar.Bu yavrulu ve ballı petekler arıların ırkı ile alakalıdır
.Bazı kovanlarda tamamen ballı veya tamamen yavrulu olabilir.Arıcı bu bal yapımı yüksek olan kovanları damızlık olarak işaretleyip ertesi bal sezonuna bu bal yapımı yüksek olan arılardan çoğaltabilir.Nektar akışı arıcının bulunduğu yere ve bitki durumuna bağlı olarak zaman içinde azalmaya başlar bu düşüşle birlikte petek örme işlemi yavaşlar arıcı bu yavaşlama ile birlikte petek verme işlemini bitirir çünkü bir kaç gün sonra petek örme bitecek fazladan petek vermek önceden kabarmış olan peteklere yeterince bal depolayamaz ve çıtaların doluluk oranı düşük olur.Arıların boşa dalak yapmaması için ilavede ki çıtaların arasını yarım santim genişleterek bu peteklerin daha fazla bal almasını sağlayabilir.Nektar akışı azaldı ve arılar bal depoladığı çıtaları sırlamaya başladı artık bal sağımı yapabiliriz.
         
 Sağımda fırça ve şeffaf bal poşeti çıtayı rahat alabilecek şekilde olacak ve fırçayı yıkamak için su dolu bir kap gerekir.Sağım ekibi arı sayısına bağlı olarak en az üç kişi olmalıdır.Sağımdan önce arıların yağma yapmaması için uçuş deliklerini daraltabiliriz.Sağım esnasında ballı petek kırıntısı ve kovan üstlerine ve yere bal dökülmesine özen göstermeliyiz.Aksi takdirde arılarda yağmacılık başlar.Zaten arılar yağmalamaya başlayınca sağım yapamayız arılar yağmaya alışınca ertesi günlerde devam edebilir arılar alışkanlık gösterir dikkat etmek gerekir.Sağım esnasında çabuk ve dikkatli çalışmak gerekir.Fazla zaman harcadıkça arılar huzursuzlanır ve yağmacılık başlar.Bu nedenle alacağımız çıtayı hemen alıp çırparak üzerindeki arıyı kovan üstüne  dökülür petek yarım ballı veya siyah ise boş bir kovana istif edip kovan kapağı hızlıca kapanır kovan dolunca üzerine bir ilave konur ve devam edilir.Bal dolgun ve sırlı ise bal poşetine konur poşetin ağız kısmı katlanır veya zımba ile ağız kapanır ve boş bir ilaveye konur ve sıcakta etkilenmemesi için üzeri beyaz bir bez ile örtülür.İlavede bal alımı bitince kuluçkalık açılır ve sağıma devam edilir.Onuncu çıtadan başlanır ve yavrulu çıta göründüğünde önündeki yavrusuz ballı çıta bırakılır veya bazen ikinci çıta tamamen sırlı bal olabilir bu çıta son kapak çıta yapılır yarım ballı olan son çıta ile değiştirilebilir.Bazı arıcılar birinci çıtayı tamamen ballı olduğu için alıyor bence  bu uygulama yanlış çünkü birinci ve son çıta kapak çıtalar bu çıtayı alınca yoğun geçen kış koşullarında arılara sigortadır bu çıta havanın iyi olduğu zamanlarda arılar kışın bu peteklerin dış taraftaki ballarını iç tarafa transfer ederler.Bu neden ile bu her iki taraftaki kapak çıtaları almayalım mümkünse kışın sizde rahat yatın arılarda rahat salkımda yatsın
.Arıya bırakılacak çıtaların bal oranı üçte ikisi ballı ve polenli olmalıdır yarı yarıya olabilir bu oranın altındaki ballı çıta bırakmak arıyı riske sokar.Eğer böyle bir durum var ise arıları şeker şurubu ile sağımdan sonra beslemek gerekir.Bal alırken polenli çıtaları almayalım.Polenli çıta şubat ayında arıların yavru yapabilmesi için bu mevsimde gerekli olan bir unsurdur.Kış ne kadar soğuk olursa olsun ocak ayının onundan sonra arılar gücü oranında yavru yapar bu nedenle bu mevsimde arıların bulunduğu yere bağlı olarak polen gelişi mümkün olmaz bu nedenle polenli çıta şarttır.
              Sağım esnasında arılar yağmaya başlamış ise sağım işi bırakılmalıdır aksi takdirde yağmacılık dahada artar ve zayıf olan kovanlar tamamen yağmalanabilir.Sağımda yağma olamaması için değişik sıralardan sağım yapabiliriz.Bence arıcının en korkması gereken unsur yağmadır.Çevremizde bulunan arıcılar sağım yapıyor ise yağmacılık olabilir başka güne erteleyebilirsiniz korkulu rüya görmektense uyanık yatmak iyidir.Elimden geldiği kadar yardımcı olmaya çalıştım.Bütün arıcılarımıza bol ve bereketli bir sezon geçirmesini diliyorum.